Daha ilk günden…

Büyük başarı!..

Giresun Belediyesi’nin düzenlediği kitap fuarına yoğun ilgi gösterilmiş.

Ne yalan söyleyeyim.

Başkaları bize karanlık.

Ancak....

Ayda en az iki güncel kitap okuyan bendeniz dahi şaşı ve şaşkın oldum.

Giresunlu'nun bu kadar kitap düşkünü (!) olduğunu bilmiyordum.

Eksik olmasınlar.

Sayelerinde öğrendim!...

Neyse..

Bir hafta sürecek olan fuarın açılışına Belediye Başkanı Aytekin Şenlikoğlu, AKP Giresun Milletvekilleri Kadir Aydın, Sabri Öztürk, Giresun Vali Yardımcısı Mehmet Fikret Çavuş, Giresun Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Yılmaz’ın yanısıra bazı yazarlar ile çok sayıda kitapsever (!) katılmış.

Eyvallah!

Da…

Peki işin gerçeği öyle mi?

Kuşkusuz…

Elini yüzüne bulaştırmak namına.

Küçük aksaklılar da olsa.

Giresun Belediyesi isabetle doğru bir iş yaptı.

Kitabı sevdirmek adına.

Tebrik.

Alkış.

İyi, güzel de...

Kimse kusura bakmasın.

Fuara giden ahalimiz kuru kalabalık olmasın netekim.

Genel kanı o ya....

Bu denli sözde yoğun ilginin asıl nedeni içeride selfie dahil her tür fotoğraf çektirerek devletlülerin yanında görüntü vermek olabilir mi?

Giresun dahil düzenli kitap okuma oranının binde bir olarak tespit edildiği ülkemizde fuara gösterildiği savunulan ilgi gerçekte dostlar alışverişte görsün hesabınca imaj cilalamak olabilir mi?

Bakın.

Unesco verilerine göre ülkemiz kitap okuma alışkanlığında dünyada 86. sırada. Az gelişmiş bazı Afrika ülkelerinin dahi gerisindeyiz.

Türk toplumu okumayı değil, televizyon izlemeyi tercih ediyor. Yapılan araştırmalara göre toplumun yüzde 4,5'i kitap okurken, bu oran televizyon izleyenlerde yüzde 94'e fırlıyor.  Türk halkı günde 6 saat televizyon izliyor, günde 4 saat internete giriyor fakat kitap okumaya ancak 6 dakika vakit ayırıyor.

Devam edelim.

Milli Eğitim Bakanlığı'nın Türkiye'deki okuma kültürü ile ilgili raporunda ilginç rakamlar yer alıyor. Dünyada ve Türkiye'deki kitap okuma oranları karşılaştırıldığında Türkiye sadece Avrupa Birliği ülkelerinden değil, birçok Afrika ülkesinden de geri kalıyor.

Düzenli olarak kitap okuyanların oranı Japonya'da yüzde 14, Amerika'da yüzde 12, İngiltere ve Fransa'da yüzde 11'ken, bu oran Türkiye'de yüzde 0,01'e, yani on binde bire kadar iniyor.

Türkiye'de kişi başına düşen yıllık kitap harcaması 2 dolar iken, bu oran Batı ülkelerinde 500 dolar'a kadar çıkıyor. Avrupa Birliği ülkelerinde insanların yüzde 40'ı yılda en az bir kitap okurken, Türkiye'de 40 milyon insan kitabın kapağını bile açmıyor.

Bir sayı daha vereyim size.

Uluslararası Yayıncılar Birliği verilerine göre dünyada kişi başına kitap harcaması 1.3 dolarken, Türkiye'de ise bu rakam 25 sent... Çocuklara kitap hediye edilmesi sıralamasında Türkiye dünyada 140. sırada.

TÜİK verilerine göre kitap satın almak, halkımızın ihtiyaçlar listesinin 235. sırasında. Yani ortalama bir Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı bir yılda kitap satın almak için 1.5 Türk Lirası dahi harcayamıyor.

Hülasa.

Özelde Giresun'da genelde ülke genelinde Türk halkı okumuyor kardeşim.

İşin gerçeğini öğrenmek istiyorsanız Giresun’daki kitap evlerine bir uğrayın deriz.

Sinek avlanıyor.

İnternetten yapılan alışverişlere bir bakın.

Kitap mı yoksa çaput mu sipariş ediliyor?

Görürsünüz.

Dememiz o ki…

Bizce...

Belediye sırf etkinlik olsun diye günü kurtardığını sanıyor.

Büyük projeleri zamana yaymak için tiyatro sergiliyor.

Göz boyuyor, algı yaratıyor.

Kitapla uzaktan yakından ilgisi olmayan kuru kalabalık ise oyuna gönüllü figüran oluyor.

Siyasi piyasanın arzına göre vaziyet alıyor.

Elbette görüntü ayağına.,

Çıkar hesabına.

Ne diyelim.

Bol kitaplı günler beyler ve bayanlar!

Ve devletlüler!...

Emme velakin.

Yemiyoruz!

Çünkü..

Okuyan kişi ölümlüye itaat ve biat etmez, köle olmaz.

Kula, kulluk etmez.

Sorgular.

Kul olmaz, 'var' olur.

Kişiliğini ve onurunu satmaz.

'Adam olur, adam!'

Demeyelim.

Kadınlara ayıp olmasın.

'İnsan olur, insan!'

Diyelim.

Bildiniz mi?

Sahi siz hangi taraftasınız?

Kitap kurtları (!)