Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Giresun İl Başkanı Necati Tığlı, il ve ilçe örgütlerinin yöneticileriyle toplanarak önümüzdeki günlerde gündeme gelecek olan referanduma ilişkin en etkili çalışma yöntemlerimi belirlediklerini açıklamış.

Şöyle ki..

AK Parti  ile MHP anayasa değişikliğinde, dolayısıyla başkanlık sisteminde anlaştı ya...

Emir yukardan.

Keskin.

Ve bağlayıcı.

Tabiatıyla...

Ezber.

Emir demiri keser misali Tığlı da buna karşı olduklarını deklare etti.

Görevmiş.

Niye mi?

Cumhuriyetin kazanımlarını korumak ve demokrasiyi savunmak adınaymış.

Güzel.

Tığlı diyor ki:

‘Türkiye’ye diktatörlük değil, demokrasi yakışmaktadır. Türkiye’nin geleceği bir insanın iki dudağının arasında değil, halk tarafından seçilip yüce meclisimize gönderilen halkın vekillerinin kararlarıyla şekillenmeye devam edecektir.’

Eyvallah.

Lakin bir sıkıntı var.

Madem tek adamlığa karşısın sayın Tığlı, şu sorular yanıt bekliyor.

Sizi o makama kim getirdi?

Giresun’da CHP diye bir parti var mı?

CHP, Giresun’da Belediye Başkanı Kerim Aksu’dan ibaret değil mi?

Sizin referansınız da Aksu değil mi?

Sayın Aksu olmasa veya işaret etmese o başkanlık koltuğuna oturmanız mümkün müydü?

Tıs mı?

Biz cevap verelim.

Cümle CHP’li de biliyor ki..

Asla o koltuğa oturamazdınız.

Haliyle..

Tek adam ve diktatörlük derken önce kendi içinize bakın.

Aksu, yoksa sen de olmayasın sakın?

Madem..

Tek adamlığa karşısın.

Aksu’ya ne diyeceksin?

Lütfen.

Zekamızla oynamayın.

Aklımızla alay etmeyin.

Önce aynaya bakın.

Kendinizi görebilirsiniz.

Tek adam mı arıyorsunuz?

Aksu ne güne duruyor?

Ahalice biat ve itaat etmediniz mi?

Malum nedenlerle.

Anladın sen onu galiba.

Kuyumcu....

Açtırma kutuyu, söyletme kötüyü (!)

Özetle.

Uzatmayalım.

Giresun bu mavalları yemiyor.

Ninniyi de.

Masalı da.

Dinlemek istemiyor.

Not olsun.

Biline.

Başka kapıya..

Bay.....

Bay bayyyyy..