Halihazırda kendi içinde bin parçaya bölünen ama ' kol kırılsın yen içinde kalsın' mantığıyla hareket ederek yol almaya çalışan AKP Giresun il teşkilatında aslında kılıçlar tümden çekildi.

7 Aralık'ta merkez ilçe kongresini yapacak olan AKP'de il genel meclisi üyesi Ahmet Şahin'e yetki verilmesiyle birlikte şimdilik suların durulduğu gözlense de dip dalgaları kurulan bendleri yıkmak için derinden yol almaya çalışyor.

Parti tüzüğünde olmamasına rağmen prensip gereği sözde üniversite mezunu bir kişiyi il başkanlığına taşımak istediği ileri sürülen AKP'de ipler kopma noktasına geldi.
İlçe kongrelerinde prensip kararı aramayan - ki  Keşap'ta başkan seçilen ve aynı zaman da il genel meclisi üyesi olan başkan lise mezunudur- AKP'nin il başkanlığı için illa da diploma numarası bu ne perhiz bu ne lahana turşusu dedirtiyor.
Kaldı ki....
Biraz adamakıllı geriye gidelim.
AKP'nin vakti zamanında il başkanlığına atanan ve şimdinin il başkan yardımcısı olan Kenan Tatlı ne  mezunuydu?
İlkokul olmasın sakın.
Az yakına gelelim.
AKP'nin 30 Mart seçimleri öncesinde Merkez İlçe Başkanı, şimdinin ise il genel meclisi üyesi Çetin Çakıroğlu'nun tahsili nedir?
Dışardan bitirmeli lise mi?
Eeeee...
Bu ne iştir?
Eğer AKP illa da diploma diyorsa neden bir profu il başkanı adayı yapmayı düşünmüyor?
Can gibi.
Veya...
Bir doçenti transfer ederek koltuğa oturmuyor?
Olmaz.
Tecrübe ile sabit kılındı.
Profu belediye başkan adayı yaptı şapa oturdu.
Diplomalıyı il başkanlığına taşıdı, kırıp döküyor.
Vekil eskisi.
Olmuyor.
Olmadığı da görüldü.
Merak bu ya..
Niye olaya tersten bakılmıyor?
Arkasına halkı alan, potansiyeli olan kişiye neden makamlar çok görülüyor?
Halkın adamı ise kişi, tahsilinin ne önemi var?
Partiye oy mu lazım, labaratuar analizi mi?
Oy.
Öyleyse diplomada neyin nesi?
Sakın yanlış anlaşılmasın.
Elbette diploma ve eğitim hor görülemez.
Çünkü elzem.
Ama konumuz siyaset.
Giresun Avrupa değil.
Kültür farkı ayrıştırıyor.
Reel olan şudur.
Üzgünüm.
Ve maalesef.
Hizmetten ziyade yani mazrufa değil zarfa bakıyor.
Sırtını okşa canını al misali.
Giresunlu diplomaya, sıfata ve kariyere değil, sırtını sıvazlayana tav oluyor.
Öpeni ve güleni seviyor.
Örnek karşınızda duruyor.
Giresun Belediye Başkanı Kerim AKSU, tuttuğunu öperek ikinci defa koltuğunu korumadı mı?
Bu manada daha iyisini mi bulacak ki AKP, il genel meclisi eski başkanı Osman ÖDEN'i görmezden geliyor?
Toplumun her kesimiyle uyumlu olan ÖDEN neden es geçiliyor?
Köylü seviyor.
Şehirli tutuyor.
Gençler alkışlıyor.
Ortancası kapısından beri gelmiyor.
Yaşlılar evladı muamelesi yapıyor.
Eeeee..
Daha ne istiyor AKP?
Halka bundan daha yakınlık olabilir mi?
Kaide buysa AKP'de isim de adres de belli.
Hala niye il başkanı aranıyor?
Evet..
Aranıyor.
Zira...
Üniversite mezunu değil süslü Osman.
Suçu ve günahı bu.
Madem öyle...
Getirin bir profu başkanlığa alın boyunuzun ölçüsünü.
30 Mart'ta olduğu üzere.
Bir daha tecrübe edin.
Değil mi ki deneyim yenilen kazıkların toplamıdır.
Buyurun.
Yenildikçe güreşe doymayan pehlivanlar.
Diploma, sıfat, kariyer özgeçmiş ha..
Yani CV...
Öyleyse...
Halkı unutun...
Diploma gelsin de mahalleliden ve köylüden oy alsın.
Sıkıyorsa sokaktan oy toplasın.
Aşı kaynamayan evlere konuk olsun.
Muhtara söz geçirsin, işsize ilaç, çaresiz hanım ablaya reçete olsun.
İşsize iş, garibana adres.
Sivil topluma yol.
İşadamına rehber, esnafa köprü.
Sıktı mı?
Diplomaymış.
Hadi be ordan sen de canım.
Üniversiteye röktör mü seçiyorsunuz yahu?
Yoksa bir holdinge CEO mu be!?
Diyanet'te müftü mü?
Bu kadarı da fazla.
Aklımızla alay etmeyin.
Geçin bir kalem.
Halka başkan seçin, başkan.
Halkın başkanı olsun.
O kadar.