Sevgili okuyucularım,

Malum.

Kimse yoğurdum ekşi demez.

Sözdür.

Yarım hekim candan, yarım hoca dinden edermiş.

Bi manada siyasetçi de.

Yani…

Yalan.

Yani…

Oyun.

Yırtıcı kuşun ömrü az olurmuş.

Bu sözü siyasete uyarlayın.

Adres belli.

AK-SU…

Tarih 30 Mart.

Milattan önce.

Herkese iş sözü verildi.

Her kapıda ‘bakarız’ denildi.

Yetmedi.

Yandaşlara ne denildi biliyor musunuz?

‘İşiniz hazır..’

Yine yetmedi.

Müdürlere kapı açıldı:

‘Herkesi işe alacağımızı garanti edin’

Kafi gelmedi.

Hem partililere hem de başkan yardımcılarına kart açıldı.

Gençlik ve kadın ayağı dahil.

Milattan sonra.

1 Nisan.

Şaka gibi.

Adam koltuğunu sağlama aldı.

Kazandı.

Amaç hasıl oldu.

Akabinde.

Su testisi su yolunda kırıldı.

Nasıl mı?

Söz vardır baş ağrıtır misali işler sarpa sardı.

İşsizler duvara dayandı.

Belediyeyi ablukaya aldı.

Akan-su başkan otele sığındı.

Belediyenin yolunu şaşıran başkan bir otelin lobisine kapak attı mı?

Vefa adına damatlar işe alındı mı?

İstisna kadrodan.

Olur. Bal tutan örneği.

Hepsini geçtim.

Sayın başkan…

Çalışma arkadaşların beni habire arıyor.

İhbar üzere ihbar.

İşçilerin bayram ikramiyelerini kaç aydır ödemiyor?

Mesailer neden rolantiye alındı?

Bunun adı tasarruf mu?

Dahası var.

İş makinalarının trafik sigortaları neden ödenmiyor?

Kamyonlar niye nadasa alındı?

Yol sormakla bulunurmuş.

Ekiplerin itiraf ediyor:

Belediyenin her iki binasında da sözde taşeronlar bilgisayar oyunu oynarmış.

Kimsenin işle-güce gittiği yokmuş.

Bak burası bam teli.

AKP’li memurlara mobing yapılırmış.

Mantık uykuya alınmış.

CHP’li bankamatik teşaron işçiler korunurmuş.

Durrrr..

Ne derece  doğru bilmiyoruz.

İller Bankası’ndan gelen yasal ödenekler çeklere kaydırılmış, deniyor.

Senin kankaların söylüyor Kerim efendi.

Allah-u alem.

Maaşlar ise ismi bizde saklı bir müteahhiten alınan paralarla ödenmiş.

Yine durrrr..

Parasını aldığın halde Giresun’da yer altına alınan elektrik şebekelerin bozduğu cadde ve sokaklarda hiç ama hiç parke çalışması yapmadığın söyleniyor.

Doğruysa, belediyeye aldığın yüzlerce bu işçiler ne yapıyor?

Bu adamlara oturduğu yerden maaş mı ödüyorsun?

Ödüyorsan, kimin parasını havaya savuruyorsun?

Giresun'un vergilerini işe gitmeyen adamlara vermeye seni kim yetkili kıldı?

Bitmedi…

İçerden soruyorlar:

Belediyenin ana ve ek binasında laklak yapan onca kişi, ne iş yapıyor?

Bu kişiler 30 Mart’ta verdiğin sözlerin bedeli midir?

Bitmedi.

30 Mart’tan sonra niye makama gelmiyorsun başkan?

Cevabı.

Herkese verdiğin ve verdirdiğin iş sözü olmasın sakın.

Kaçıyor musun?

İş…

Büfe.

Durak.

Ruhsat.

Numaraya yatmayalım

Gerçeği tersyüz edemezsin.

Tereciye TERE satamazsın.

Öğretemezsin de.

Takipdeyiz.

Devlet borcu deyip geçemezsin.

Yani...

Tınnnnn...

Ama...

Kaçamazsın.

Bak.

Yolun sonu selamet değil.

Menzile değil.

Hezimete yakınsın....

Hayal etme, bil yeter.

Gayya kuyusunun önündesin.

İterler mi, bilemem.

Kuşkularım var.

Niye mi?

Yoldaşların AKP'li olmasın sakın?

?.......................

Zorlamayın...

Körle yatan şaşı kalkarmış.

Yol yakınken dön başkan.

Acizane tavsiye.

Şu etrafını dağıt.

Ki, hem sen hem de Giresun kazansın.

İyi niyetini suistimal ettirme.

Yoksa...

Gerisini düşünmek bile istemiyoruz.

Başkan....

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

,

 

 

 

 

 

,